Ölüm, yaşamın bir parçasıdır. Onu kabul etmelisiniz.

Gerçek sevgi, birini olduğu gibi kabul etmeyi bilmektir.

Güçlü olmak, kırılganlığını gizlemek değil, onu kabul etmektir.

Gerçek aşk, bir kişiyi olduğu gibi kabul etmektir.

Hayattaki en büyük zenginlik, kendini olduğun gibi kabul edebilmektir.

Hayatın en zor yanı, kendini kabul etmektir.

Bir kralın tahtı, onun ölümlülüğünü kabullenmesiyle yükselir.

Bazen hayatta sadece kabullenmek gerekir.

Gerçek huzur, kabullenişin içindedir. Kabul edersen, huzur kendiliğinden gelir.

Hayatta en zor şey, kendini kabul etmektir. Kendini kabul etmeyi başarabilen insanlar gerçek özgürlüğe ulaşabilir.

Zaman, yaralarımızı iyileştirmek için değil, onları kabullenmemiz için vardır.

Kendini olduğun gibi kabul etmeyi öğrenmelisin.

Gerçek sevgi, birini değiştirmeye çalışmaktan ziyade, onun olduğu gibi kabul etmeyi gerektirir.

Hayatın en büyük zorluğu, kendini olduğun gibi kabul etmektir. Kendini sevmeden, başkalarını gerçekten sevemezsin.

Toprak, tohumu kabul etmeyenin kalbini de kabul etmez.

Bir insanın iç huzuru, sahip olduklarıyla değil, kabullenişleriyle ölçülür.

Birinin yaşlanmaya başladığını anlaması için, aynaya ya da aynı ailedeki bir başkasına bakması gerekmez. Kendi ellerine bakması yeterlidir.

Hayat, belki de istediklerimizin değil, ihtiyaç duyduklarımızın bize verildiği bir yolculuktur.

Bir insanın kendisi olabilmesi için, başkalarının onu olduğu gibi kabul etmesi gerekir.

Hayat, geleceği planlamaktan çok, ne ile karşılaşacağımızı kabul etmektir.