Bir samuray, kılıcını sadece korumak için değil, aynı zamanda insana hizmet etmek için de kullanır.

Bir samurayın onuru, en zor anında bile dimdik durabilmesidir.

Gerçek samuray, ölümü düşünmeden onursuz bir yaşamı tercih etmez.

Bir samuray, sadece kılıcını değil, aynı zamanda kalbini de kullanır.

Bir samuray, gözyaşı dökmek için çok güçlü olmalıdır.

Bir samuray, gülüşüyle değil, kılıcıyla hatırlanır.

Bir samurayın sadakati, efendisine karşı olan sadakatidir.

Bir samurayın en büyük gücü, iç huzurunu korumasıdır.

Bir samuray, hem kılıcıyla hem de kalbiyle savaşır.

Bir samurayın kılıcı, onun ruhunun aynasıdır.

Bir samurayın asıl gücü, kendi içindeki savaşı kazanabilmesidir.

Bir samuray için en büyük onur, kendi kılıcıyla intihar etmektir.

Bir samurayın ruhu, onun kılıcında yatar.

Bir samurayın ruhu, kılıcının keskinliği kadardır.

Bir samurayın asıl silahı kılıcı değil, aklıdır.

Bir samuray, sadece kılıcıyla değil, ahlaki değerleriyle de savaşır.

Bir samurayın asıl gücü, iç huzurunda yatar.

Bir samurayın kılıcı, onun ruhunun aynasıdır.

Bir samurayın kılıcı, onun ruhunun aynasıdır. Kılıcı olmayan bir samuray, hiçbir şeydir.

İnsanlar, gerçek bir samurayın ne olduğunu asla anlayamazlar. Bunu anlamak, ölmek demektir.