Her şey bir rüya, sadece bir rüya.

Ben bir rüyayım, uyanmayacağım.

Hiçbir şeyin gerçek olmadığı yerde, her şeyin mümkün olduğu bir yer var.

Mujhe toh aaj bhi lagta hai, tumne telephone kiya tha.

Gökyüzüne baktın mı? Orada hiçbir şey yok. Ama sen yine de bakarsın.

Hayat bir rüyadır.

Ben ölülerle konuştum.

Hayal kurmak garip bir şeydir. Gerçekleşme ihtimali sıfır olsa bile, insan yine de hayal kurar.

Her şey gerçek olabilir, ama hiçbir şey mantıklı değil.

Bir rüyaydı, bir rüya.

Burası gerçek değil, bir kabus içinde kaybolmuş gibiyim.

Her şey bir düş gibi, değil mi?

Gözlerini kapatırsan, gerçek olmayan şeylerin gerçek olduğunu görebilirsin.

Neden bu kadar korkuyorsunuz? Sadece bir rüya görüyorsunuz.

Hayat bazen bir rüya gibi, bazen de bir kabustur.

Her şey bir oyun gibi, her şey bir rüya gibi.

Burası sadece bir köy değil, burası bir düş.

Yaşadığımız her şey, bir rüyadır. Bu rüyanın içinde kaybolmak istiyorum.

İnsanlar genellikle gerçeği görmek istemezler. Onlara gerçekleri gösterdiğinizde kızarlar.

Bazen gerçek gözlerinizin gördüğünden daha fazlasıdır.