Zaman, en iyi ilaç değildir. Zaman, yara izlerini sadece biraz daha solgun yapar.

Affetmek, kırılanı tamir etmenin en güçlü yoludur.

İnsanlar, kırılan cam parçalarına benzer. Ne kadar toparlamaya çalışsak da, bir daha eskisi gibi olmazlar.

Yaralarımızın izleri, bizi geçmişin derinliklerine götürür. Unutmak mümkün olmayabilir, ama iyileşmek her zaman mümkündür.

Yalanlar, kırık cam parçaları gibidir. İyileşmeleri uzun sürer.

Zaman, her yarayı iyileştirir ama iz bırakır.

Gözyaşları, içimizdeki acıları temizler.

Zaman, bazen iyileştirirken bazen de en derin yaraları açar.

Kırık kalplerin güzelliği, onarıldıktan sonra ortaya çıkar.

Bir insanın kalbini kırmak için tek bir an yeterli olabilir, ama onu tamir etmek için yıllar gerekir.

Zaman, yaraları iyileştiren en büyük şifadır.

Kırılan bir kalp, onarılamaz izler taşır.

Zaman, her yarayı iyileştirir ama iz bırakır.

Kalbimizdeki acıları dışarıya vurmadığımızda, yaralarımız asla iyileşmez.

Zaman her yarayı iyileştirir, ama iz bırakır.

Yaralarımızı sarmak için zamana ihtiyacımız var.

Zaman her şeyi iyileştirir derler, ama benim yaralarımın zamanı yok.

Zaman her şeyi değiştirir, ama geçmişteki yaraları asla iyileştiremez.

Gözyaşları, ruhun pencereleridir ve bazen bu pencereleri açmak iyileştirici olabilir.

Kırılan kalp, zamanla iyileşir ama izleri hep kalır.