Gerçek, korktuğumuz şey değil; kabullenemediğimiz şeydir.

Bir insanın gerçek gücü, kendi zaaflarını kabul etmesinde yatar.

Sevmek, bir insanı olduğu gibi kabul etmektir. Değiştirmeye çalışmadan sevmektir.

Aşk, bir kişinin diğerini olduğu gibi kabul etmesidir.

Savaşta, düşmanın ne zaman vuracağını tahmin etmeye çalışma. Sadece vuracağını kabul et.

İnsanlar sadece gerçek olduğunuz zaman sizi kabul eder.

Gerçek aşk, birini olduğu gibi kabul etmektir, kusurlarıyla ve mükemmelliğiyle.

Kendini olduğun gibi kabul etmeden, gerçek bir değişim yaşayamazsın.

Hayat bazen beklenmedik sürprizlerle doludur, kabullenmeyi öğrenmek gerekir.

Hayat bize ne getireceğini bilemeyiz, ama onunla yüzleşmeliyiz.

Hayatta bazen, her şeyi olduğu gibi kabullenmek gerekiyor.

Geçmişi unutmak için, onu kabul etmek gerekir.

Gerçek aşk, kabul etmeyi gerektirir. Her şeyiyle kabul etmeyi.

Bir şeylerin ters gittiğini kabul etmek ve değişmesine izin vermek gerekiyor.

Bir savaşta galip gelmek için önce kendi zayıflıklarını kabul etmelisin.

Üzüntü bazen yapmak zorunda olduğun en iyi şeydir.

Bazen üzüntüye izin vermek, en iyi şeydir.

Kimse kusursuz değil, belki sen de değilsin.

Kendimizi olduğumuz gibi kabul etmek, en büyük özgürlüktür.

Hayatın doğasında, her şeyi anlamak yerine bazen sadece kabul etmek yatar.